Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (Dehb)
DEHB Nedir?
Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu (Dehb) toplumda yüksek oranda görülen bir hastalıktır. Prof. Dr. Eyüp Sabri Ercan bu oranın %5-7 gibi olduğunu belirtimiştir.Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu’nu tek bir tanımla açıklamak doğru ve yeterli olmaz. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu birbirinden farklı üç ana bozukluğu içermektedir ve herbirinin farklı tanımları vardır.
Dikkat Eksikliği Bozukluğu
Kısaca, kişinin organize olmada güçlük çekmesi, dikkatinin kolay dağılması, konsantre olmada güçlük çekmesi olarak tanımlanabilir. Burada önemli olan, bu becerileri yaşından, sosyal ve kültürel özelliklerinden beklenen ölçüde yapamamasıdır.
Hiperaktivite – Dürtüsellik
Hareketli, aceleci, çok konuşkan olma durumudur. Dikkat eksikliğinde olduğu gibi burada da kişinin yaşı, sosyal ve kültürel çevresi göz önünde bulundurularak karar verilir.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) çocuk ve ergen nüfusu içinde sıklıkla karşılaşılan bozukluklar arasında yer almaktadır. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) bireyin yaş ve gelişim düzeyine uygun olmayan aşırı hareketlilik, istekleri erteleyememe (impulsivite) ve dikkat sorunlarıyla kendini gösteren gelişimsel bir bozukluktur.
Yapılan çalışmalarda, bu tanımlamada yer alan belirtilerin 7 yaşından önce ortaya çıkmış olması, son 6 aydır yaygın olarak görülmesi ve ev-okul gibi iki ayrı ortamda bu belirtilere rastlanması gerektiği belirtilmektedir. Sayılan gelişimsel döneme uygun olmayan dikkat, aşırı hareketlilik ve dürtüsel davranış problemleri gibi özelliklerin gelişimsel gerilik, zihinsel bozukluk veya fiziksel yetersizlikten kaynaklanmaması gerektiği de özellikle vurgulanmaktadır.
DEHB tanımını daha iyi kavramak için dikkat, hiperaktivite ve dürtüsellikten bahsedilmelidir;
1. Dikkat : Duygu ve düşüncenin bir konu ya da sorun üzerinde toplanması, zihnin uyanık bulunması durumudur. Dikkat eksikliği ise çocuğun bir konuya yoğunlaşamaması, yaş ve gelişimine göre çok kısa yoğunlaşması, dikkatinin çok çabuk dağılması anlamlarına gelmektedir.
2. Hiperaktivite : Sakin olmayı gerektiren durumlarda aşırı huzursuz olma şeklinde tanımlanabilir ve duruma bağlı olarak çevrede koşma, atlama, oturması gerektiğinde yerinden kalkma, aşırı konuşma, gürültücülük ve benzeri şekillerde olabilir. Hiperaktivite sadece aşırı hareketlilik ve enerjik olma anlamına gelmemektedir. Bu terim karmaşık ve amaçsız hareketliliği de tanımlamaktadır.
3. Dürtüsellik / Impulsivite (İmpulsivite): Kişinin kendisini kontrol etmekte sorun yaşaması ile kendini gösterir. Acelecidirler, soru bitmeden cevabı vermek isterler, içlerinden geldiği gibi davranırlar ve isteklerini erteleyemezler.
Özet olarak 3 temel gelişimsel sorun söz konusudur;
- Dikkat eksikliği
- Yetersiz dürtü kontrolü
- Aşırı hareketlilik
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğunun Sınıflandırılması
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB); toplumda, okul çağı çocuklarında %3 - %5 oranında görülmektedir. Kız çocuklarına oranla, erkekler çocuklarda daha sık rastlanmaktadır. Hiperaktivite bozukluğu daha çok erkek çocuklarda görülürken dikkat eksikliği daha çok kız çocuklarda gözlemlenmektedir.
Ülkemizde yapılan bir çalışmada DEHB sebebiyle çocuk psikiyatri servislerine başvuruların 7. sırada yer aldığı, okul dönemi çocuklarının %3 - %6’sında DEHB’ye rastlandığı ve DEHB’nin -yurt dışında yapılan çalışmalara benzer olarak- erkek çocuklarda kız çocuklara göre daha yaygın olduğu görülmektedir (Şenol ve İşeri, 2004).
Amerikan Psikiyatri Birliği’nin geliştirmiş olduğu sınıflandırma sistemi olan DSM - IV'te DEHB kriterleri belirlenmiştir.
Buna göre üç tip DEHB vardır;
1. Birleşik Tip : En sık görülen tiptir. Son altı ay boyunca birden fazla ortamda hem aşırı hareketlilik ve dürtüsellik tanı ölçütlerinden hem de dikkatsizlik tanı ölçütlerinden yüksek puan alan tiptir. Bu tip çocuklarda dikkat eksikliği, anlamsız aşırı hareketlilik ve dürtü kontrolsüzlüğü bir aradadır.Huzursuzluk, davranışsal ve duygusal engellenme eşiğinde düşme, dikkatte azalma bulunmaktadır. Dürtülerini denetleyememe, etkinlikleri düzenleyememe, dikkat eksikliği ve sosyal ilişkilerde zayıflık, sınıf dışına itilme, kurallı oyun ve etkinliklere katılamama birleşik tipin bazı özelliklerindendir.
2. Dikkatsizliğin Önde Geldiği Tip : Bu tip son altı ay boyunca ve birden fazla ortamda aşırı hareketlilik ve dürtüsellik ölçülerinden ziyade dikkat eksikliği ölçütlerinden daha fazla puan alan tiptir. İşleri bitirmeden bırakma ve görevleri erken terk etme şeklinde kendini gösterir. Ayrıntılara dikkat etmeme ve sıkça dikkatsizlikten kaynaklanan hata yapma bu tipin bariz özelliklerindendir. Direkt konuşulduğunda duymaz, dinlemez görünürler. Günlük işlerde sıkça unutkan olup zihinsel çaba isteyen işlerden kaçınırlar. Dış uyaranlara dikkati kolayca dağılır. Sürekli okul eşyalarını kaybederler, dağınıktırlar ve genellikle üzerine aldığı görevleri baştan savarlar.
3. Hiperaktivite - İmpulsivitenin Önde Geldiği Tip : Dikkat eksikliği ölçütlerinden ziyade hiperaktivite ve impulsivite ölçütlerinden yüksek puan alan tiptir. Hareketlilikleri normalin üzerinde olup anne baba ve öğretmenleri bıktırıcı düzeydedir. Bazı görüşlere göre bu tipler bebekliklerinden itibaren hareketli olup yürümeden koşmaya çalışmaktadırlar.
DEHB Belirtileri
DEHB'nin belirtilerini erken çocukluk dönemindeki aktif çocuklara ait normal hareketlilikten ayırt etmek zor olabilir. Ancak gerçek DEHB'de belirtiler kalıcıdır ve genellikle öfke patlamaları, kavgacılık, saldırgan tutumlar, gürültücülük, karşı gelme tutumları hareketliliğe eşlik etmektedir. Belirtileri bazı psikiyatrik rahatsızlıkların belirtileriyle benzerlik göstermektedir. Ancak temel farklılık; DEHB'nin çocukluktan beri var olan ve süregelen bir sorun olmasıdır.
DEHB olan çocuğun bulunduğu gelişim dönemine göre belirtileri şu şekilde sıralanabilir;
Okul öncesi;
• Çocuklarda motor huzursuzluk ve hareketlilik ön plandadır.
• Karmaşık biçimde hareket ederler
• Yapılandırılmış aktivitelere yönelemezler.
• Oyun ilişkilerine uyum sağlamakta güçlük çekerler.
Okulla birlikte;
• Yerinde oturmakta zorlanırlar.
• Kurallara uymakta zorluk çekerler.
• Ders sırasında arkadaşları ile konuşan çocuklar olarak tanınırlar.
• Ödevlerini tamamlayamazlar.
• Görevlerini yerine getirememe ve organize edememe sorunları yaşarlar.
• Eşya kaybederler.
• Unutkandırlar.
• Arkadaş ilişkilerinde ve oyunların kurallarını öğrenmekte güçlük çekerler.
• Sıralarını beklemekte zorlanırlar.
• Tehlikeli aktivitelere yönelirler.
Ergenlikle beraber;
• İç huzursuzluğu ön plana çıkar.
• Dürtüsellik nedeniyle kural dışı davranışlara yönelirler.
• Dikkatsizlik, akademik performanslarının beklenenin altında gitmesinin nedenidir.
DEHB Nedenleri
DEHB'nin nedeni tam olarak bilinmemekte, pek çok biyolojik-psikolojik-sosyolojik unsurun etkisiyle ortaya çıktığı düşünülmektedir.
1. Kalıtım
DEHB görülmesinde genetik özelliklerin çok önemli bir yeri olduğu kesinlik kazanmıştır. Yakın akrabalar arasında DEHB görülme riski %10 ile %30 arasındadır. DEHB tanılı bireyin kardeşinde de DEHB olma riski %32, ebeveynde DEHB varsa çocuğunda DEHB görülme riski %57'dir. İkiz kardeşler üzerinde yapılan incelemelerde tek yumurta ikizlerinde %50 - %84, çift yumurta ikizlerinde %30 - %40 dolaylarında DEHB riski vardır.
2. Beyindeki Yapısal İşlev Farklılıkları
Dikkatin yoğunlaştırılması, sürdürülmesi, davranışların kontrol edilmesi, planlama yapılmasından sorumlu olan alanlarda ön bölge (prefrontal lob), bazal ganglionlar (beynin orta kısmında bulunan prefrontal korteks ve alt motor ve duyu bölgeleri arasındaki iletişim ve yönetimi sağlayan yapıların genel adı) ve beyinciğin normal bireylerdekine oranla daha küçük ya da farklı bir simetride olması söz konusudur. Saptanılan bu farklılıkların hastalığa neden olduğu düşünülmekte ancak bu incelemeler bir tanı aracı olarak kullanılmamaktadır.
3. Çevre
Çevresel ve psikososyal etkenler direk olarak DEHB’ye neden olmaz ancak genetik olarak yatkınlığı olan bireylerde riski artırır.
- Doğum öncesi; Gebelikte hastalanma, alkol, sigara ve ilaç kullanımı, kimyasal zehirlere maruz kalma (Örneğin kurşun zehirlenmesi)
- Doğum sırası; Erken doğum, doğum komplikasyonları ve doğum sırasındaki kafa travmaları
- Doğum sonrası; Küçük yaşta geçirilen ameliyat, kaza veya hastalıklar, hastalık tedavisinde kullanılan fakat yan etkisi olan ilaçlar alınması
- Aile; Parçalanmış aile, aile içi geçimsizlik ve anne babada psikiyatrik bozukluklar
- Gıda katkı maddeleri; Kesin olmamakla beraber şeker, gıda şekillendirici ve koruyucu maddeler, doğal olmayan beslenme alışkanlıkları DEHB riskini artırmaktadır.
- TV-bilgisayar oyunları; Sürekli televizyon, bilgisayar ve cep telefonu oyunları ile vakit geçiren çocuğun beyni, bir süre sonra gerçek dünyanın da tıpkı sanal dünya gibi hızlı, renkli, hareketli, heyecanlı olmasını bekler. Öyle olmayınca kendine değişik tipte uyaranlar aramaya başlar (Erdinç, 2012). Bu durum; hem dikkat problemini hem de hiperaktiviteyi beraberinde getirir. Ayrıca çok hızlı, hareketli sanal görüntüler çocuğun zihnini doldurmakta ve dikkat kabiliyetini olumsuz etkilemektedir. Zihnin temiz kalması yani gereksiz bilgilerden arındırılması hem çocuk hem de yetişkin açısından dikkati artırmak adına önemli bir durumdur.